Pages

03 April 2011

İmamın ordusu -Cinnete giden yol


Efendim öncelikle saygılar sevgiler;
Gezegenin dört bir yanından başka işleri yokmuşçasına vize dönemi göçe başlayıp manidar olsun diye gelip götümüzün etrafında uçan ördeklerin gölgesinden yazıyor olsam da beni elinde çiftesi, şirin çevik köpeğiyle sazlıkların arkasında bu ördekleri avlamaya hazır beklerken hayal etmenizi dilerim. Hayal dediniz de geçenler de bir şeyler kurgulamaya yoğunlaştığım bir dönem vardı. Kafaya biraz fazla yüklenmiş olmalıyım ki rüyamda travestilerle sınava giriyordum. Kâbus demiyorum ama pek de hoş değildi. Ha sınav dediniz de aklıma bu ÖSYM’nin Türkiye tarihinin enorospu kurumlarından biri olma yolundaki saygı değer çabaları geldi aklıma bir de sağda solda yine aynı kurumun akıl almaz açıklamalarını okuyunca inanışları olan insanların bu ülkede cennet için değil cinnet için ibadet eder hale geldiği konusunda kesin yargıya vardım. Şimdi yargı diyince isminin önünde savcı yazan bir adam geldi aklıma “Zekeriya Öz” yayımlanmamış kitaba sansür diye duymuşsunuzdur.(kitabıindirmek isteyenlere link) Ya da günde 3 ila 5 Tv dizisi izlemeye devam etmişsinizdir. Dizi dediniz de şu polis dizilerinden birine 5 dakika kadar kulak misafiri oldum ve hemen dedim bırakın polis olacağım. Ya da cemaate katılayım dedim ikisi de aynı kapıya çıkıyor. Çıkıyor diyince bugün 4 yıldan fazladır birlikte olduğum arkadaşlarımdan birisi ile yemek yerken betülden(başka bir kız arkadaşım) mesaj geldi ben de pek becerikli olmadığım kısa mesaj işinde kısaca bir cevap için çaba sarf ederken azım kulaklarıma varmış. Tam vardığı sırada (tahminim) ayağa kalktı ve azın kulaklarına varıyor ben seni tanıyorum bu kızla aranda kesin bir şey var dedi ve beni koca burger king’e rezil edip çantasını aldı ve çıkıp gitti. Te alam ya bende oturdum onun burgerinide yedikten sonra sallana sallana geldim eve.Halbuki bize yüksek aldığımızda (sınav pek iç açıcı değildi) bir yemek sözü veren sevdiğimiz bir hocamızla ilgili şaka yapmıştı, ne masumum lan. Neyse ki dilimin kemiği var… Şaşalı bir benzetme olmadı biraz betimleme yapıp blog sayfamın en güncel bloglarından birini bitirmek istiyordum. Oysa bütün niyetim biyolojik paylaşıma devam etmekti kutuda gelen soğuk organın sevgi dolu olması da cabası. Biraz varım birazdan daha az var olacağım ondan sonra sen on bir derken ben düş olacağım. Bir düşten beklentilerin düştüğün yerde etrafa saçılır izin ver düşlerini toplayayım kadın!  

2 comments:

Anonymous said...

Ne güzel bir yazı. Gerçekten bu tür veya makaleler okuma seviyorum. Başkalarının ne söyleyeceklerini görmek için sabırsızlanıyorum.

Manusal said...

Ben de : )