Açılırken hata verdiği için, eski bir yazımı tekrar yayınlıyorum.
“İzafiyet Teorisi” yani Türkçe meali ile “Görecelilik
Kuramı” uzaklığın ve zamanın gözlemciye bağlı olarak değişebileceğini ifade
eder. Günlük yaşamımızda mutlak olarak algıladığımız hız ve zaman gibi
kavramların göreli olduğunu söyler, bir yandan da sezgisel olarak göreceli
olduğunu düşündüğümüz kavramların ise mutlak olduğunu iddia eder. Bu noktada
ışık hızına ve maddenin ışık hızına ulaştırılmasıyla ilgili ayrıntılara girer
ki hiç girmeseymiş daha iyi olurdu bana göre dersiniz...
Hâlbuki teorinin çok basit bir açılımı vardır... Oldukça basit;
Belirli bir
hızla giden A treni ile karşıdan gelen ve yine başka bir belirli bir hızı olan
B treninin birbirlerine göre hızı A ve B hızlarının toplamına eşittir. A
treninde bulunan Ayşe çayırlıkta otlamakta olan C öküzüyle göz göze geldiğinde
kendini duruyor, C öküzünü gözünü önünden büyük bir hızla geçiyor algılar.
Kendini duruyor sandığı uzayın içinde büyük bir hıza sahip C öküzünü, özel bir
öküz sanar. B trenindekiler, A treninin öbür tarafında kaldıkları için C öküzünü
görmezler. Onlar için o gün o çayırlıkta öyle bir öküz yoktur. Hayatlarında bir
öküzün yokluğunu da hissetmezler haliyle. C öküzü ise trenin sesini duymasına
rağmen kafasını kaldırsa da beynine görme sinyali 10 saniye sonra gittiği için
Ayşe ile göz göze geldiği andan 10 saniye sonra Ayşe’yi trenin içinde
göreceğinden aslında o gördüğü an Ayşe ve tren orada olmayacaktır. Varlığını
ancak kavrayabildiği anda artık orada olmayan nesneler öküz için bir sorun olsa
da o bu sorunun farkına asla varmayacaktır. Zaten C öküzünün bütün bunlar hiç
de umurun da değildir. O bir öküzdür ve sadece taşaklarının altında biten
otların farkındadır. Otlamaya devam edecektir. Sorulası bir soruda Ayşeler
neden hep A trenine binmektedir öküz sever midirler? Ayşe öküzü gördüğü anki
haliyle yani zaman çizgisinin o noktasındaki var oluş haliyle sevdiği için
Ayşe’nin de aranıyor olduğu açık ve nettir.
Eğer Ayşe trenden indiğinde fikri değişirse bu teorinin değil Ayşe’nin suçudur.
Bu önermede katkısı olan çok yakın arkadaşım sevgili “x” A treninde bulunan bir
denektir uzun gözlemler sonucu deneğin deneyimlerine dayanılarak ve gözlem
sonuçların yorum katılarak elde edilen bu durum biraz üzücü ve bir o kadar da
sıradan olsa da Ayşelerin fark etmekte sıkıntı yaşadığı bir durumdur. Denek C öküzü
ise bu deneyde kendisine düşen görevi olağan bir standartlıkla yerine getirmiş
ve denek Ayşe’ye yapabileceği her türlü puştluğu deney süresince esirgemeden
yapmıştır. Sevgili x’e “ben demiştim” dedirttiği için ve uzun bir süredir
konuşacak kimse bulamayıp sık sık kafamı siktiği için teşekkür ediyorum.
Not: Kişiler hayal ürünüdür; bu açıklamaya ihtiyaç duyan öküzler okusa da anlamaz zaten.
Not: Kişiler hayal ürünüdür; bu açıklamaya ihtiyaç duyan öküzler okusa da anlamaz zaten.
No comments:
Post a Comment